“TUZAK”,
sistemin kendisi olunca, düşmeyecek kimdir?
Haydi düşünün bakalım sorusuna, cevap geldi.
SİSTEM TUZAĞIN TA KENDİSİ İSE, ONA UYMAYANLAR TUZAĞA DÜŞMEYEBİLİR.
ÇÜNKÜ:
Uymayan, sistemin oyununu oynamaz, kurallarını kabul etmez.
Uymayan, dışarıdan bakar; böylece oyunun sahte olduğunu görebilir.
Uymayan, bedel öder ama özgür kalır.
Burada incelik şu. Sisteme uymayanlar düşmeyebilir ama dışlanabilir, yok sayılabilir, baskıya uğrayabilir.
Yani “düşmemek” aslında “kolay yaşamak” demek değildir; belki tam tersine, ağır bir yük taşımaktır.
Bunu kısaca toparlayalım:
Tuzak sistemin kendisiyse, düşmeyenler; uymayanlardır.
Ama “onlar da başka bir uçurumun kıyısında yürürler.”
Elbette, bu cümlenin derinliği birkaç katmanda açılabilir.
Benim satırlarım aslında özgürlük ile bedel arasındaki çelişkiye işaret ediyor.
Sistemin kendisi tuzaksa…
Bir sistem, adalet ve özgürlük üzerine değil de çıkar, hile, güç tekeli üzerine kurulmuşsa; içine giren herkes ister istemez oyunun parçası olur.
O sistemin kuralları, baştan kaybetmeye ayarlıdır.
Yani kim oynarsa oynasın, sonunda kazanan hep kuranlardır.
Düşmeyenler, Uymayanlar:
Uymayanlar, bu oyunun kurallarını reddedenlerdir.
Onlar sistemin tuzaklarına girmez.
Sahte vaatlere inanmaz, kolay kazanca kanmaz.
Düzenin dışında durarak, hem zihnini hem de vicdanını korur.
Bu yüzden “düşmezler.”
Ama neden uçurum kenarında yürürler?
Çünkü sistemin dışında kalmanın bedeli vardır.
Yalnızlık:
Çoğunluk düzenin içinde yaşarken, uymayanlar azınlıkta kalır.
Tehdit:
Sistem, kendine uymayanı “düşman” veya “tehlike” ilan eder.
Belirsizlik:
Dışarıda olmak, güvencesizliktir. İş, ekmek, güvenlik hep risklidir.
Yani tuzaktan kurtulurlar ama bunun karşılığında başka bir tehlikeyle yaşarlar.
Uçurumun kıyısında yürümek gibi.
Her an itilebilir, kaydırılabilir, düşürülebilirler.
Felsefi Yorum:
Bu aslında insanlık tarihinin en eski gerilimlerinden biridir.
Uyum, Güvenlik verir ama özgürlüğü yutar.
Direniş, Özgürlük verir ama güvenliği yok eder.
Dolayısıyla uymayanların yolu, bir tür “ince ip” üzerinde yürüyüştür.
İşte bizler bu ince ipin üzerinde olanlar, devrimi savunanlar, düşmek veya kalmak gibi korkusu olmayanlar, yani MUSTAFA KEMAL’İN yoldaşları VATAN için, kurtuluş için yaşayanlar, diyoruz ki SİSTEM TUZAKSA onu yıkmalıyız.
Fuat YEŞİLKAYA
02.09.2025